Sağlıklı Bir Yaşam İçin “Durmayın Hareket Edin”
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Başkanı ve Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Özgül, Hareketsiz Yaşamın Getirdiği Tehlike Olan Obezite ve Neden Olduğu Sağlık Sorunlarından Bahsettiği Açıklamasında, Düzenli Aktivite ile Kilo Kontrolü Sağlanabileceğini, Kan Şekeri ve Kolesterolün Düşürülebileceğini, Birçok Hastalığın Oluşumunun Engellenebileceğini, Kanserden ve Kalp Damar Hastalıklarından Korunulabileceğini Kaydetti.

Prof. Dr. Ahmet Özgül; “Obezite ve Kronik Hastalıklardaki Artış, Toplumsal Yaşamı Tehdit Eder Hale Gelmiştir.”
“Dünya Sağlık Örgütü, kronik sağlık sorunları, obezite ve hereketsiz yaşamın giderek etkin hale gelmesine ve aktivitenin önemine dikkat çekmek amacı ile 2003 yılında ‘Sağlık için Hareket’ hareketini başlatmış ve teşvik edilecek aktivitelerin türünü ülkelere, yerleşik organizasyonlara bırakmıştır.” diyen Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Başkanı ve Algoloji uzmanı Prof. Dr. Ahmet Özgül, global olarak teknolojinin gelişmesi, aktivitenin azalması, yaşla birlikte kronik hastalıkların artışı, diyet alışkanlıklarının bozulması ve sigara kullanımı sonucu gelişen obezite ile kronik hastalıklardaki artışın, toplumsal yaşamı tehdit eder hale geldiğini söyledi.

Kalbin kasların oluşturduğu bir pompa, damarların oksijen ve besinlerle artıkları taşıyan birer hortum, kasların et, kemiklerin birer direk ve çatı, beynin ve sinir sisteminin ise kumanda merkezi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ahmet Özgül, “Eğer siz yatmak istiyorsanız, yani beyniniz ‘boşver, bırak gitsin diyorsa’ kalbiniz, damarlarınız, kaslarınız, kemikleriniz ve bunlarla ilişkili bağ dokunuz ve dahi akciğerleriniz, böbrekleriniz, çeşit çeşit salgı beziniz memnuniyetle buna uyar: ekmek elden su gölden, çalışmama gerek yok ailem bana bakıyor der! Bu böyledir, tabi ki bedeli sonra ödenmek üzere.” dedi.

Prof. Dr. Ahmet Özgül, “Kalp Damar Sistemi Kaynaklı Hastalıklar, Hareketsiz Kişilerde, Aktif Olanlara Göre İki Kat Daha Fazla.”
Fiziksel inaktivitenin, sağlıksız beslenmenin ve sigara gibi kötü alışkanlıkların çok sayıda hastalığa neden olduğunu, erken ve kalitesiz ölüme davetiye çıkardığını ifade eden Prof. Dr. Ahmet Özgül, bu faktörlerin kalp damar yapılarının zayıflamasına, erkenden ateroskleroz ve kalp damar hastalıklarının gelişmesine, bunun sonucu olarak yeterince besin ve oksijen gitmeyen organlarda bozukluğa, düşük yaşam kalitesine, çoklu organ bozukluğuna ve birçok hastalık ile birlikte erken ölüme yol açtığını belirtti. Prof. Dr. Ahmet Özgül, “Yapılan çalışmalar kalp damar sistemi kaynaklı hastalıkların hareketsiz kişilerde, aktif olanlara göre iki kat daha fazla meydana geldiğini bildiriyor.” dedi.

Hareketsiz Yaşamın Getirdiği Tehlike Obezite
Hareketsiz yaşam tarzı ile ilişkili olan obezitenin, kalp damar hastalıkları ve metabolik bozuklukların gelişiminde önemli bir faktör olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Ahmet Özgül, obezitenin zaten strese direnemeyen yapılara haddinden fazla yük eklediğini, diyabet, hipertansiyon, aterosklerotik damar hastalıkları, metabolik bozukluklar ve dejeneratif eklem hastalıklarının gelişimini hızlandırdığını, bu hastalıkların ise kısır döngü şeklinde obeziteyi artırdığını belirtti. Prof. Dr. Ahmet Özgül şöyle devam etti: “Diğer yandan, yatınca kaslar, kemikler, bağ dokusu duruma hemen uyum sağlıyor. Kaslar incelip zayıflıyor, kemikle bağlantılarını sağlayan tendonların direnci ve dayanıklılığı azalıyor. Araştırmalara göre kişinin bir hafta boyunca tamamen hareketsiz kalması, gerçek kas kitlesinin %20’sini kaybetmesine neden olabiliyor. Destek fonksiyonlarını yerine getiremiyor; eklemlerin erken dejenerasyonu hızlanıyor ve yaralanma kolaylaşıyor. Kemikler üzerine etkileri bozuluyor, kan pompalama fonksiyonları ve bu yolla kanın kalp ve akciğere gidip temizlenmesi görevi aksıyor. Böylelikle toplardamar yetersizlikleri gibi yeni hastalıklara yol açıyor. Bu durumdan kemikler de yeteneklerini kaybederek etkileniyor. Kemikler mineral içeriğini dolayısıyla dayanıklılığını kaybediyor. İlerleyen yaşla birlikte menapozun da etkileri sonucu görülen kemik erimesi ve hareketlerde kısıtlılık, düşme eğiliminin artmasına ve kırıklara yol açıyor.”

Tüm bunlara ilave olarak kötü beslenme alışkanlıkları ve sigara kullanımının eklenmesi ile insan sağlığında yaratacağı olumsuz etkilerin kabul edilemez olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ahmet Özgül, bu durumdan ruh sağlığının da olumsuz etkilendiğini söyledi.

Prof. Dr. Ahmet Özgül; “Egzersiz Hem Beden Hem de Ruh Sağlığının Korunmasında Önemli Bir Etken.”
Yapılan araştırmaların, erken yaşta başlanan egzersizin beden ve ruh sağlığını korumak açısından büyük önem taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Ahmet Özgül, ancak hangi yaşta olursa olsun yapılan egzersizin kalp damar sağlığını olumlu etkilediğini söyleyerek şöyle devam etti; “Egzersiz, kalp damar sağlığını koruyucu en kolay yol. Egzersiz yapan kişilerde kanın pıhtılaşma özellikleri değişiyor, kalp ve damar yapıları ile iç yüzeylerini koruyucu yetenekler belirginleşiyor, tansiyon olumlu yönde etkileniyor, inme riski azalıyor. Düzenli egzersiz kilo kontrolü sağlıyor, kan şekerini ve kolesterolü düşürüyor, ruh sağlığını olumlu etkiliyor. Bunlarla ilişkili birçok hastalığın ortaya çıkmasını engelliyor, birçok kanser türünde koruyucu bir rol oynuyor. Kasların destek fonksiyonunu arttırırken, kemikleri güçlendirerek kırılganlıklarını azaltıyor, denge kurmada yardımcı olup, düşmeler ile olumsuz etkilerini ve kas eklem hastalıklarını azaltıyor. Aynı zamanda akıl ve ruh sağlığını geliştiriyor, depresyonu azaltıyor, erkenden düşkünlüğü ve demansı engelliyor.”

Prof. Dr. Ahmet Özgül: “Herkesin Mutlaka Yapabileceği Bir Egzersiz Vardır.”
Egzersiz yaparken koşmaya veya halter kaldırmaya gerek olmadığını söyleyen Prof. Dr. Ahmet Özgül, biraz tempolu yürüyüş ve düzenli günlük aktivitenin çoğu kişi tarafından yapılabilecek egzersizler olduğunu belirtti. Bu aktivitelerin yapılmasına engel bir durumu olduğunu düşünen kişilerin ise mutlaka bir hekime başvurması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ahmet Özgül, herkesin mutlaka yapabileceği bir spor olduğunu vurgulayarak, “Aktif olun, egzersiz yapın, ama düzenli yapın.” dedi.